Bitcoin nasıl üretilir sorusunun cevabı olan madencilik için güçlü bilgisayarlara ihtiyacınız vardır. Kripto para üretimi, madencilik (mining) adı verilen bir süreçle gerçekleşir. Üretim işlemine tekrar dönecek olursak kripto para üretim işlemi kelimenin tam anlamıyla madencilik (mining) şeklinde oluyor. Bu firmalar esasen o kadar önemlidir ki, yapılan kripto para alışverişleri ve oluşturulan cüzdanlar bu firmaların bilgisinde ve kontrolünde bulunmaktadır. Kripto para sistemi, gerçek kimliği bilinmeyen bir kişi tarafından oluşturulan bir uygulamadır ve şu an Dünya üzerinde birçok insan tarafından kullanılmaktadır. Blokchain sistemiyle oluşturulan sana defterin kendisine özgü bir kimliği bulunmaktadır. Örneğin, uluslararası transfer işlemlerinde kripto para kabul eden döviz bürosu niteliğinde aracılar bulunmaktadır. Örneğin, NEO ve Ripple saniyede binlerce işlem onaylayabiliyor, yani eğer Bitcoin global bir ödeme sistemi olacaksa teknik olarak gelişmeli. Halihazırda işlem gören her dijital para birimi, Kripto Para Borsası bir blok zinciri kripto parasıdır. Kripto para aynı zamanda bir ağ (network) parasıdır ki özellikle internet gibi bir bilgisayar ağı üzerinden elektronik ortamda sayısal (dijital) olarak saklanır, Bitcoin Borsası havale edilebilir ve kullanılır. Yukarıda açıklandığı üzere, Türkiye'de faaliyet gösterecek elektronik para kuruluşları, Kurumun denetimine tabi olacaktır. Yukarıda da belirttiğimiz üzere tarihsel olarak, düşük faiz oranlarının olduğu dönemler, kripto paranın da dahil olduğu bir kategori olan risk varlıkları için olumlu olmuştur.Kripto piyasasının Fed'in kararına tepkisi, özellikle son olayların ışığında yakından izlenecek. Yukarıda ifade edilen usulde ve belirtilen tarihe kadar Kurulumuza başvuru yapmamış olanlar hakkında Kanun'un 99/A ve 109/A maddeleri hükümleri uyarınca işlem tesis edilebilecektir. Teknolojik tanımını "şifrelenmiş işlem takibi sağlayan bir dağıtık veri tabanı" daha önce başlı başına bir yazı olarak paylaşmıştık. Daha önce; 27.01.2014 tarihinde "Bitcoin: Elektronik Para" ve 14.05.2016 tarihinde de "Bitcoin Çalınır mı" başlıklı iki yazı kaleme almıştık.
31 Ekim 2008 tarihinde Satoshi Nakamoto takma isimli bir kişi ya da grubun "Bitcoin: Eşten Eşe Elektronik Nakit Sistemi" isimli bir teknik doküman (whitepaper) yayınlamasıyla ortaya çıkan Bitcoin, üçüncü parti ödeme sistemlerine, bankalara ve aracı kurumlara güvenme ihtiyacını ortadan kaldırma ilkesiyle doğmuştur. 29 Ekim 2013'te Kanada, Vancouver şehir merkezindeki Waves adlı kafede bir Robocoin ATM makinesi açıldı. İlk token satışı (ICO olarak da bilinir) Temmuz 2013'te Mastercoin tarafından yapıldı. Kullandığımız parasal sistemin temelinin Lidyalılar tarafından ortaya çıkarıldığını tarih kitaplarından biliyoruz. Kanun'un yürürlüğe girdiği tarih sonrasında ve fakat Kurulumuzca çıkarılacak ikincil düzenlemeler yürürlüğe girmeden önce faaliyete başlamak isteyen kuruluşların da faaliyetlerine başlamadan önce, Ek/1'de ve Ek/2'de yer alan bilgi, belge ve açıklamalarla birlikte Geçici 11 inci maddenin birinci fıkrasına uygun beyanlarını Kurulumuza yazılı olarak sunmaları zorunludur. Bu paraların alınıp satılmasına aracılık eden firmalara da "aracı kurum" denilebilir, fakat uygulamada hiçbir özel statüye ve şarta tabi olmadan, lisanslanmadan ve ruhsatlanmadan, teminatsız bir şekilde ve sırf müşteride oluşturdukları güven duygusuna göre kripto para piyasasında yer alan firmaların faaliyette bulundukları görülmektedir. Ancak sistemin barındırdığı risklerin bu alanda suç işlenmesini kolaylaştıran bir ortam sunması ve kripto paranın yaygınlaşması, fakat değerinin istikrar kazanmaması, mal değeri olarak karşılığının bulunmaması ve suiistimaller dikkate alındığında, değerinin zamanla kullanıcılar tarafından tercih edilmeyecek şekilde azalma ihtimalini de gündeme getirebilir. Bunun yanında teminat yoksunluğu sebebiyle birçok kişinin mağdur olma ihtimalinin gündeme geldiği, nitekim 21 Nisan 2021 ve 23 Nisan 2021 tarihlerinde iki kripto para platformunun, yani kripto para alışverişine aracılık eden firmanın aniden faaliyetlerine son vermesi sebebiyle ciddi mağduriyetlerin ortaya çıktığı, yasal boşluğun ve bankalar veya sigorta şirketlerinde olan güvencelerden yoksun kripto para alışverişlerinin de dijital/kripto/sanal para olarak nitelendirilen kripto para piyasasında yaşanan olumsuzlukları tetiklediği, güven kaybının yaşandığı, bu hadiselerle bir kez daha hukukun teknik gelişmelerin ve bu gelişmelerden kaynaklanan suçlar ile hukuka aykırılıkları geriden takip ettiğinin görüldüğü, ilk kez 16 Nisan 2021 tarihinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın toplam 6 maddeden ibaret ve 30.04.2021 tarihinde yürürlüğe girecek "Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik" adlı bir düzenlemeye gittiği, esasen bu Yönetmeliğin kripto para piyasasına düzenleme ve bu alanda düzen kurma amacından uzak, sırf yasak içerdiği, bunun da kripto para piyasası ve aracı kurumlar üzerinde olumsuz etkisi oluşturduğu görülmektedir.
Bu gelişme, özellikle bankaları, uluslararası ve ulusal alanda para gönderme usul ve sistemlerini de tehdit etmektedir. Bir kişinin, başka bir kişiye kripto para ile ödeme yapması ve kendisine ödeme yapılan kişinin bu parayı ulusal paraya çevirmek istemesi halinde, kimlik bilgilerinin bir kısmının bildirilmesi gerekebilmektedir. Kripto para birimlerinin devletler tarafından tehdit olarak algılanmasının nedeni ise kara para aklama, vergi kaçırma gibi illegal işler için çok rahat kullanılabilmesi. Kripto daha sonra mallar, hizmetler veya avro gibi devlet tarafından basılan para birimleri karşılığında alınıp satılabilir. Gerçekte alışveriş yapılmış, ancak sonra kripto para kaybolmuşsa, BTC/USDT ya hırsızlık veya güveni kötüye kullanma suçundan bahsedilebilir. Mağdurun sahibi olduğu kripto paranın zilyetliğini, muhafaza etmesi veya belirli bir şekilde kullanması amacıyla aracı kurum kabul edilen kripto para platformuna bıraktığı düşünüldüğünde, TCK m.155/2'de düzenlenen nitelikli güveni kötüye kullanma suçu gündeme gelecektir. Nitelikli hırsızlık suçu ile banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu arasında da fark vardır. Cuma günkü verilere göre, ilk 100 kripto arasında geçtiğimiz hafta en çok kazananlar arasında yüzde 24 artışla Helium, yüzde 13 artışla Flow, yüzde 10 artışla Solana ve yüzde 10 artışla XRP bulunuyordu. Şu an için kripto para, e-ticaret adı ile bilinen internet ortamında yer sağlayıcılar tarafından açılan ve bir anlamda "AVM" olarak tanımlanan alışveriş merkezlerine benzeyen sitelerin içinde yer alan sanal mağazalarda alıcı satıcılar arasında kullanılan bir değerdir. Kripto paranın herhangi bir ülkede tedavülde bulunan bir para birimi olmaması ve devlet tarafından üretilmemesi nedenleriyle, TCK m.197 ve 198'de konuya ilişkin yeni bir düzenlemeye yer verilmediği sürece, sahte para kapsamında değerlendirilemeyeceği kanaatindeyiz. TCK m.142/2-e'de; fiilen malın bulunduğu yerden alınması değil, bilişim sistemi kullanılarak hesapta bulunan bir paranın başka bir yere aktarılması veya internet bankacılığı vasıtasıyla hesapta bulunan paranın çekilmesi veya kredi kartı bilgileri yoluyla harcama yapılması gündeme gelebilir. 6493 sayılı Kanunun gerekçesinde, elektronik paranın yaygınlaşması, merkez bankalarının para politikaları ile ödeme sistemlerine etkisi yanında ekonomik istikrarın sürdürülmesi bakımından önem taşıması nedenleriyle günümüz ihtiyaçlarına cevap verebilecek düzenlemeler yapılması gerektiği açıklanmışsa da, bu Kanunun kripto para sistemi hakkında uygulanamayacağı kanaatindeyiz.
Kripto para sistemi üzerinden, saat ve ülke sınırı olmaksızın, istenilen her anda ve her yere para transferi yapılması mümkündür. İnternet dünyasının muhtemelen en büyük sırlarından biri şu anda bu, ilk kripto para yani bitcoini kim ortaya çıkardı? Bu, para birimini diğer para birimlerine veya mallara göre devalüe eder ve hem kullanıcı güvenini hem de para biriminin dolaşımı ve elde tutulmasını azaltır. Fail; herhangi bir aldatıcı nitelikte hileli davranışa başvurmaksızın elde ettiği bilgiler vasıtasıyla bilişim sistemi kullanarak, mağdurun banka hesabından kendi hesabına para aktarmışsa, bu durumda sırf bankanın araç olarak kullanılması fiilin nitelikli dolandırıcılık sayılması için yeterli olmayacak, fiil nitelikli hırsızlık suçu kapsamında değerlendirilecektir. Kripto para dünyasında son iki haftada önemli bir boğa rallisi yaşandı ve Bitcoin (BTC) fiyatı çift haneli kazançlar elde etti. Haftasonu kripto para piyasasında gözlemlenen güçlü boğa hareketleri, alım satım baskısındaki artışı işaret ediyor. Altın başta olmak üzere değerli madenlerdeki geri çekilme öne çıkarken Bitcoin'in tam tersine güçlü yükseliş gerçekleştirmesinin de dikkat çekici olduğunu belirten Yorak, şöyle de Zaman zaman altın ile olan korelasyonu öne çıkan Bitcoin'in geçen hafta sert bir şekilde tersine körele hareket göstermesi de yatırımcıların risk algısının arttığına işaret ediyor. Bununla birlikte; baştan dolandırıcılık suçunu işleme kastına sahip failin, elinde, kontrolünde veya ticari faaliyetleri kapsamında olmaksızın kripto para satmış gibi gösterdiği, yani gerçek kayıtlarda olmadığı halde mağdura gösterdiği kayıtta kripto para sattığını ve paranın sahibinin mağdur olduğunu belirttiği, yine piyasa değerinin altında, sözde promosyon yapmak suretiyle kripto para sattığını söylediği durumda, TCK m.157'de tanımlanan dolandırıcılık suçunun gerçekleştiğinden bahsedilebilir ki, burada aynı mağdurla yapılan birden fazla alışveriş kendi içinde TCK m.43/1 kapsamında zincirleme suç olarak değerlendirilip, BTC USDT TCK m.158/1-f tatbikini gündeme getirecek ve her bir mağdur açısından ayrı ceza sorumluluğu gündeme gelecektir. Bu fikre karşı, hırsızlık suçunu tanımlayan TCK m.141'in "Bitcoin" türü sanal paraların çalınması eylemini suç saymaya yeterli olmadığı, ayrıca TCK m.244/3'ün bilişim sisteminde var olan verilerin başka yere gönderilmesi eylemini özel olarak saydığı, bu hükmün kripto paraların çalınması eylemine daha uygun düştüğü, çünkü kripto para, yani sanal değerlerin birer dijital veri olduğu, ancak bu konuda hırsızlık suçu kapsamında "kanunilik" ilkesine uygun düşecek bir suç tanımının yapılmasının vaktinin geldiği, aksi halde gelişen bilim ve teknik ile internet karşısında ceza normlarının yetersiz kalacağı söylenebilir.
Ancak "kanunilik" ilkesi var oldukça bunun yolu, o eylemin kanunda suç olarak tanımlanması ve karşılığında ceza öngörülmesinden geçer. Çünkü işlendiği zamanın kanunlarında suç olarak tanımlanmayan ve karşılığında ceza gösterilmeyen fiili icra ettiği gerekçesiyle hiç kimse cezalandırılamaz. Bu düşünceye katılmadığımızı, malvarlığı ile ilgili duyduğu güven kötüye kullanılan her bir mağdur yönünden, zilyetliği muhafaza veya belirli bir şekilde kullanmak üzere bir başkasına bırakılmış kripto paranın, failin kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliği devri amacı dışında tasarrufta bulunduğu veya bu devir olgusunu inkar ettiği anlaşılırsa, hırsızlık suçu yerine güveni kötüye kullanma suçunun varlığı öne çıkabilir. Aynı anda aynı kripto para için birden fazla işlem yapılırsa sadece birinin yerine getirilmesi. Ocak 2020'de Zcoin, alıcı adresi gizliliğini (RAP) uygulayacak, böylece kullanıcılar, adresteki herhangi bir işlem geçmişini bilmeden para almak için halka tek bir kalıcı adresi paylaşabileceklerdi. 21 Şubat 2020'de Malta Finansal Hizmetler Kurumu, Binance'e 'Malta merkezli bir kripto para' şirketi olarak atıfta bulunan medya raporlarına yanıt veren bir kamuoyu açıklaması yayınladı. Bilişim sisteminde bulunan bir veri, bilgi veya programın izinsiz olarak başka yere gönderilmesi veya bulunduğu yerden alınması hırsızlık suçu olmamakla birlikte, bu yolla başkasına ait para üzerinde zilyedinin tasarruf olanağını kaldırarak, paranın başka yere gönderilmesi hırsızlık suçu kapsamında değerlendirilmelidir. Bunun dışında, kullanıcıların paylaşması gereken herhangi bir kişisel bilgi bulunmamaktadır. Kullanıcı hesabının başka bir kullanıcı tarafından ele geçirilmesi halinde, bunu denetleyen, tespit edebilen ve kullanıcıya hesabını geri almasını sağlayan bir yöntem veya mekanizma bulunmamaktadır. Elbette ticari sırların izinsiz ele geçirilmesi TCK m.239'da, bilişim sisteminde bulunan verileri başka yere gönderme TCK m.244'de, banka veya kredi kartının izinsiz ele geçirip kötüye kullanma TCK m.245'de suç sayılmıştır. "Uzlaştırma" başlıklı Ceza Muhakemesi Kanunu m.253/1-b, 7 uyarınca uzlaştırma kapsamında sayılan bu suçun gerçekleşip gerçekleşmediğinde, kripto paranın zilyetliğinin devri mümkün olmayan gayri maddi varlık olduğu, dolayısıyla "kanunilik" ilkesi gereğince kripto para ile ilgili emniyeti suiistimal, yani güveni kötüye kullanma suçunun işlenemeyeceği ileri sürülebilir.
No comments:
Post a Comment